
Türkiye 20 yaşındaki bir genç kızın tecavüz edilip, öldürülüşünü konuşuyor bugünlerde. Bu olay beni de sarstı bir kadın olarak, bir insan olarak.
Bugün Özgecan, yarın başkaları, belki biz, belki bir yakınımız. Evet korkuyoruz artık…
Karanlık olunca dışarı çıkmaya korkuyoruz. Yalnız bir yere gitmeye korkuyoruz. Otobüste arkamızda duran adamdan korkuyoruz. Asansöre birileriyle binmeye korkuyoruz. Çocuklarımızı okula gönderirken korkuyoruz.Çocuklarımız parkta oynarken bile korkuyoruz. Çünkü etrafta sürekli tecavüzcüler dolaşıyor gibi saplantılarımız oluştu. Korkuyoruz, korkutuluyoruz…
Bir tecavüze karşı verilen tepkiler, sorulan sorular, beni öfkelendirdiği kadar ürkütüyor. İnsafsızca tecavüz edilip öldürülen bir kadına “Nereliydi?” “Üzerinde ne vardı? ” diye sorular sorulur mu? Bu ülkede soruldu!
Bir kadının ne iş yaptığı, ne giydiği, nereye gittigi değil bir erkeğin dürtülerine ket vurabilmesi önemlidir;çünkü herkes kendinden sorumludur. Bunlar gerekçe olmamalı,tecavüzün gerekçesi açıklaması olamaz olmaz sadece cezası olur. Ve bu cezalar hapis olmamalı. Bu insanlar bizim vergilerimizle beslenmemeli.
Artık yeter…Bu ülkede mahkemeler, 13 yaşında bir çocuğa 26 kişinin tecavüz ettiği bir davada isterse karşı koyabilirdi gibi sonuçlar çıkarmamalı. Tayt giydi, etek giydi gibi ağır tahrik indirimleri verilmemeli. Bu devletin kadınlarına sahip çıkma zamanıdır şimdi. Erkeklerin ellerini vicdanlarına koyma zamanıdır şimdi. Özgecan’ın yerine kendi anneni, kardeşini, karını, kızını, doğmamış çocuğunu koymanın zamanıdır şimdi.
Öfkeleniyoruz…Evet artık sadece korkmuyor, öfkeleniyoruz. Etek boyumuzu, rujumuzun rengini sormanıza öfkeleniyoruz. Öldürülen kadınların resmini koyup, sanıkları buzlanmanıza. Kahkaha attı beni tahrik etti diye sözlerinize öfkeleniyoruz. Sarmalamak yerine kirlendi diye ayıplamanıza. Sokakların sadece erkeklere ait olduğunu düşünmenize öfkeleniyoruz. Bu öfke gitgide büyüyor, birleşiyor.
Ve bu öfkeden korkmanızda yarar var!
yasmin
16 Şubat 2015 at 12:49
Ben daha aklımın çoğu şeye ermediği yaşta erkeklerden kaçmam gerektiğini düşündüm, hep bana kötülük edecekler bana zarar verecekler gibime geldi. Okula başladığımda yanıma erkek arkadaşlarımın oturmasını istemedim, orta okulda konuşmaktan bile kaçındım, lisede beğenip doğal olarak yanıma yaklaşmaya çalışanlardan kaçtım. Hep bana zarar verecekler düşüncesi vardı. Sonra iş hayatına atıldım ve biraz olsun bu dşüncelerden sıyrıldım ancak bu çocukluktan başlayan düşüncelerim beni çok yönden olumsuz etkiledi. Okulla ilgili hiç bir anım yok benim, lisede ilk aşkım olmadı, çocukça beğenmelerim, hoşlanmalarım o tatlı heyecanlarım olmadı. Şimdi bir kızım ve bu kötü düşünceleri onun içinde düşünüyorum, elimde değil, düşündürüyorlar ne yazık ki
süleyman
17 Şubat 2015 at 15:14
Çok üzücü bir durum,
Zehra GERGEROĞLU
18 Şubat 2015 at 01:55
Ne yazık ki bu korkuyu içimizde hissediyoruz artık.
Zehra GERGEROĞLU
18 Şubat 2015 at 01:57
üzücü olduğu kadar ürkütücü ve düşündürücü
Zehra GERGEROĞLU
23 Şubat 2015 at 21:58
Evet korkuyoruz, korkutuyoruz fakat bu duyguların hepsini yaşamak gerekiyor ancak hayat o zaman guzel ve anlamlı
asli
18 Şubat 2015 at 09:07
İnsanların yetiştirilme tarzlarının değişmesi gerekiyor. Hayatın ilk evrelerinde bazı değerler aşılanmalı ki ileride bunlara saygılı olabilsin
Zehra GERGEROĞLU
19 Şubat 2015 at 00:00
çocuklari sevgiyle büyütmek gerekiyor ve daha bilinçlenerek
elif
20 Şubat 2015 at 15:05
Çok üzücü bir durum oldu. İkinci öğretim ders saatleri zaten geç bitiyordu. Kızın o saatte otobüste yalnız olması o adamın böyle düşünmesini gerektirmez. Aynı şeyler hepimizin başına gelebilir. Sokağa çıkıp önlem almak yerine gerekmedikçe şüpelendiğimiz kişilerden uzak durmamız gerek.
Zehra GERGEROĞLU
23 Şubat 2015 at 22:06
tecavüzün gerekçesi olamaz nedenini sorgulayanlar yapan gibi suçludur bbence.Kadını eve kapatmak ve korkutmak için nedenler bulmaya çalışanlar önce kendi zihniyetini değiştirmeli bunun için de eğitim gerekiyor
elif
20 Şubat 2015 at 15:09
Kadına yapılan bu zorbalıklar her zaman devam edecek sanırım. Ama bir şekilde önüne geçilmeli bu durumun. Kadınlara geç saatlerde evden çıkma denilmesi yerine erkeklere bir koşul getirilmeli.
Gamzenindunyasi_05
27 Şubat 2015 at 11:09
Ben evlenene kadar yurtdisinda yasiyordum. Orada da korktugum anlar olmustu, ama Türkiyede (özellikle Istanbulda)kendimi cok savunmasiz ve sürekli bir tehdit altinda hissediyorum. Rahat gezinmek mümkün degil,etrafini kolla, giydigine dikkat et, oraya gitme, suradan gecme diye diye her taraftan uyariliyorum. Yamyamlarin anavatanina yerlesmis gibi geldi bana. Böyle olmamali tabiiki, niye bayan olarak rahat rahat sokaklarda dolasamiyoruz? Neden sürekli yasaklarin icerisinde kivraniyoruz? Bu durum mutlaka degismesi gerek.
Zehra GERGEROĞLU
27 Şubat 2015 at 14:25
Haklısıniz istanbul’a gittiğimde bende kendimi sürekli savunmam gerektiği hissine katılmıştım, insanlar çok mutsuz gelmişti bana.Erkek egemen toplumlarda kadına yasak koyarlar ki erkek daha güçlensin
Sansyorumu
29 Mart 2015 at 23:34
Sonuna kadar kınıyorum bende.Siyasi bir düşünce sayılmaz umarım ancak zihniyetin değişmesi lazım bence.Başımızdakilerin bazı şeyleri görmesinin vakti geldi geçti bile.