
Dijital dünya, iletişim çağı” son zamanların en sık kullanılan söylemlerinden. Ortadoğu’da yaşanılan bir savaştan, bir yerlerde kurtarılan pandadan, hava durumundan vs… Herkes her şeyden anında haberdar. Teknoloji dünyayı her gün biraz daha küçültüyor.
Herkesin uzaklarla iletişimi muhteşem. Yakınlarla iletişim ise tam tersine giderek kötüleşiyor. İnsanlar uzaktaki hiç tanımadığı bir kişiyle kırk yıllık dost gibi konuşabilirken, komşusuna merhaba demekten aciz hale gelmiş durumda.
Bunun temel nedenlerinin başında; insanların çok kafa yormadan, kolay, daha sanal iletişimi tercih etmeleri ve bunu yaşam biçimine dönüştürdüğü gerçeği geliyor.
İnsanın yakın çevresi ile iletişim kurabilmesi için ise emek ve zaman harcaması gerekiyor. Bu da hayatın koşturmacasında zaman kaybı gibi gelirken, insanların birbirinden uzaklaşmalarına neden oluyor.
Oysaki gülümseyip sadece “merhaba” diyerek başlayabilirsiniz iletişime.
Bu basit kelime ilginçtir ki; kendine güveni, öncü olmayı, sosyalleşmeyi de beraberinde getiren büyük bir başlangıç…
Evet… Merhaba diyebilmek.
Sokaktaki bir hayvana, bir çiçeğe, taşa, denize…Ve karşılaştığın her insana “merhaba” demek, selamlaşmak, dünyamızı giderek saran ve boğucu hale getiren negatif enerjiyi azaltabilir.
Çocuk ilk doğduğunda ‘hayata merhaba’ der…
Sonra ön yargılarımız, kalkanlarımız, ‘merhaba’ konusunda cimri davranmaya başlar.
Boş verin…
Sınırlamayın kendinizi. Önce boşluğa selam verin, sonra arkası gelir.
Şunu hiç göz ardı etmemek gerekiyor;
Gülümseyerek bir ‘merhaba’ demek tüm kapalı kalp kapılarını açar.
Karşına çıkan her “şey”, selamlanmaya değerdir düşüncesine sahip olmak, hayata merhaba diyebilmektir.
NOT: “Merhaba” aslında Farsça kökenli olup “benden size zarar gelmez” anlamına gelir.
Gamze Sentürk
25 Şubat 2015 at 10:05
Yazinizi okurken kizimin herkese ve herseye merhaba dedigi aklima geldi (Arabalara,insanlara,hayvanlara,kaydiraga)… Ben kücük sehir insaniyim,Istanbula yerlestigimde insanlarin birbirinden kacmasini cok garipsedim. Ama tabiiki böyle bir sehirde yabanilesmek gayet dogal,kimseye güvenemiyorsunuz.Yine de en azindan apartmaninizdaki insanlara bir merhabayi fazla görmeyin…
Zehra GERGEROĞLU
26 Şubat 2015 at 01:46
Biz büyüklerin çocuklardan öğreneceği çok sey var. Karşı taraf ne düşünürse düşünsün biz kendimiz için selam vermeliyiz pozitif enerji yukseltmek açısından
Cenk
25 Şubat 2015 at 11:14
güzel bir konu ama bir okadarda üzücü teknoloji insanlığı gittikçe bitiriyor çünkü bilinçli kullanmıyoruz artık selam vermeyi bile teknoloji vasıtasıyla yapar hale geldik 🙂
Zehra GERGEROĞLU
26 Şubat 2015 at 01:41
Iletisim çağında iletişimsizlik bu, ben ilişki katili olduğunu düşünüyorum
Sosyal medyada söyleyecek sözümüz bitmezken yüzyüze geldiğimizde ya tanimazliktan geliyor yada 5dakika konuşup kısa kesip gitse diye düşünüyoruz
Emre
25 Şubat 2015 at 16:16
Gerçekten çok güzel bir yazı…
Zehra GERGEROĞLU
26 Şubat 2015 at 01:35
Yorumunuz için çok teşekkür ederim.
ahmet
25 Şubat 2015 at 17:17
Dünyanın ucunda bir gül açılmış,
Efil efil esen yele merhaba,
Karanlığın sonu bir ulu şafak,
Sarp kayadan geçen yele merhaba.
Acı da kahır da çekmiş geliyor,
Güneşten boşanmış kopmuş geliyor,
Bir ışık selidir sökmüş geliyor,
Işıldayıp gelen sele merhaba.
Zehra GERGEROĞLU
26 Şubat 2015 at 01:33
Zülfü Livaneli’yi ben de çok seviyorum. Paylaşıminiz için teşekkür ederiz.
Ünsal
25 Şubat 2015 at 23:17
Selamün Aleyküm demenin de böyle bir anlamı var. “Ben sana geldim ama benden sana zarar gelmez, sana zarar vermeyeceğim, ben senin ancak iyiliğini istiyorum. Barış için buradayım. Sana zarar verecek şeylere karşı da Allah’tan sana himaye dilerim”. İnsanların birbirinden bir Merhaba’yı selamı esirgemesi ne kadar kötü şey. Buna burada değinerek hatırlattığınız için teşekkür ederim 🙂
Zehra GERGEROĞLU
26 Şubat 2015 at 01:31
sizde bu bilgiyi bizimle paylaşıntiginiz için ben teşekkür ederim.
hasan
26 Şubat 2015 at 15:36
“Gülümseyerek bir ‘merhaba’ demek tüm kapalı kalp kapılarını açar”
Zamanında eğitmen bir doktorun sohbetine katılma imkanım oldu. Merheba diyebilmek için gülümsemeyi bilmek gerekli demişti.
Yazınızda da bunu gördüm yıllar sonra benzer bir cümle karşıma çıktı.
Teşekkür ederim yazı için
Zehra GERGEROĞLU
26 Şubat 2015 at 22:01
Çok güzel söylemis. Gülümsemek bir Merhaba demek insanıliga dair şeylerdir ve her ortamda güzel bir etki bırakırr. ilginize Teşekkürler
Zeynep
27 Şubat 2015 at 09:58
O zaman bende Merhaba diyerek başlayayım yorumuma. Ben İzmir de doğup büyüdüm, evlenip Hatay a küçük bir köye geldim. İzmirdeyken bazen komşuların bile birbirlerine bakmadan geçtiği oluyordu ancak burada çok farklı. Birbirini tanımayan insanlar bile yolda görünce merhabalaşıyorlar. İlk önce garibime gitti ama şimdi çok hoşuma gidiyor.
Zehra GERGEROĞLU
27 Şubat 2015 at 14:30
Benden de Merhaba:) evet küçük yerlerdeki samimiyeti hep sevmişimdir. Ben hala apartmanda hiç tanimasam da selam veriyorum, tuhaf baksalar da önemsiyorum önemli olan benim ne hissettigim